SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’L VUDU’

<< 158 >>

DEVAM: 51. Kavut Yiyen Kişinin Abdest Almaksızın Ağzını Çalkalaması

 

حدثنا أصبغ قال: أخبرنا ابن وهب قال: أخبرني عمرو، عن بكير، عن كريب، عن ميمونة:

 أن النبي صلى الله عليه وسلم أكل عندها كتفا، ثم صلى ولم يتوضأ.

 

[-210-] Meymune r.anha'dan rivayet edildiğine göre  Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onun yanında iken et yedi, sonra da abdest almaksızın namaz kıldı.

 

 

AÇIKLAMA:     Bir bedevi kavutu şöyle nitelemiştir: Kavut misafirin azığı, acele işi olanın yiyeceği, hastanın da ihtiyacına yeterlidir.

 

Bu hadis, yolculukta yol arkadaşlarını -bazıları diğerlerinden daha çok yese bile- azığına davet etmeye delildir.

 

Yolculukta azık taşınır, bu tevekküle engel değildir.

 

Mühelleb bu hadisten şu sonucu çıkarmıştır: Devlet başkanı, yiyeceğin az olduğu durumlarda ihtikar yapan kimseyi, ihtiyaç sahiplerine bunları satmaya zorlayabilir. Devlet başkanı askerini koruyup-gözetir, azığı olmayanların azık elde etmeleri için mevcut yiyecekleri bir araya toplar.

 

Kavut yağsız olduğu halde kavut yedikten sonra ağzı çalkalamanın amacı, dişlerin arasında ve ağzın İçinde kalan parçaların namaz sırasında kişiyi meşgul etmemesi İçindir.

 

Hattâbî şöyle demiştir: Bu hadis ateşte pişen şeyden dolayı abdest almayı gerekli gören hadisin neshedilmiş olduğunu gösterir. Çünkü söz konusu hadis daha öncedir. Hayber'İn fethi İse hicretin 7. yılında gerçekleşmiştir.

 

Ben (ibn Hacer) derim ki: Hadiste bunu gösteren bir şey yoktur. Çünkü Ebu Hureyre Hayber'İn fethinden sonra geldiği halde, Müslim'de yer al­dığı üzere abdest alma emrini rivayet etmiştir. Ebu Hureyre Hz. Peygamberin vefatından sonra da bu yönde fetva veriyordu.

 

Buhâri bu hadisi iki veya daha fazla namazın bir abdestle kılınabileceğine ve yemekten sonra ağzı çalkalamanın müstehap olduğuna delil olarak getirmiş­tir.